Bu aralar en çok konuştuğumuz konulardan olan “S-400 füzesi mi almalı? F-35 uçağına mı binmeli?” tartışmasında bakmamız gereken bir kaç husus var. Bunlardan bazıları aslında konu sadece silahlar mı yoksa olası bir alarm durumunda hangi tarafta durmamız mı ? Veya olay bundan daha mı karışık ? Gelin bir göz atalım.
Gercekten S-400 İhtiyacımız Mı?
Bahsi geçen S-400 füzeleri aslında tam da ihtiyacımız olan şeyler. Çünkü Türkiye’nin hali hazırda dış tehditlere karşı bir hava savunma sistemi bulunmuyor. Birkaç roketimiz var evet doğru ancak bu roketlerimiz 1950’lerden kalma ve pek güven vermeyen roketler. Elimizde caydırıcı bir silah olması elbette güzel olacaktır memleket için ancak şöyle bir sorun var : Biz bu silahları nereye koyacağız ?
Kuzeyimizde Rusya güneyimizde ise hemen hemen bütün NATO devletleri doğalgaz araması için fink atarken hangi sınıra yerleştireceğiz biz bu roketleri ? Ne Suriye sınırına ne de Akdeniz sınırına yerleştirmemize herhangi bir müsaade gelmeyecektir dış ülkelerden. Hadi yerleştirecek yeri de bulduk diyelim ya sonrası ?
Amerikaya S-400 İçin Rest Çekmek
Amerikaya rest çekiyoruz biz S-400‘ü alacağız F-35‘leri de vermek zorundasın diye. Peki neyimizle çekiyoruz biz bu resti ? Yerli , milli bir sermayemiz veya bir ürünümüz olsa da çeksek kullandığımız uçaklar halihazırda F-16 Amerikan malı. Ancak durum korkulacak kadar kötü değil biz F-35‘lerin müşterisi değil bizzat yapan ekibin içerisindeyiz. Bizi rest çekerek dışarıda bırakmak o kadar da kolay olmayacak Amerika için. Çünkü olası böyle bir durumda Amerika’nın sırtına 10-15 milyar Amerikan Doları yük bindirecektir bu hamle.
Her şeyi kağıt üstünde ele alırsak şayet bizim bu hava savunma sistemlerine ihtiyacımız var arkadaşlar bu konunun ötesi berisi tartışılır ancak Ortadoğu ve Akdeniz bu kadar sıcakken bizim de elimizde karşı tarafa gösterebileceğimiz bir silahımızın olması şarttır.