İnsanların düşünce tarzını belirleyen ancak bir çok kişinin farkında olmadan gerçekleştirdiği bir felsefi akım olan pragmatizm Amerikalı filozof William James tarafından sistematik bir şekilde ele alınmıştır. Bir akım olarak pragmatizmin kendi içerisinde gerçekliğe ve insanların eylemselliğine bağlı olarak pratik sonuçların elde edilmesine bağlı bir neden sonuç ilişkisi kurmaktadır. Dolayısıyla eylemleri yalnızca sonuçları ile beraber değerlendiren ve yalnızca bu eylemlerin kişilere ya da bireylere sağlamış olduğu faydalar açısından değerlendiren bu felsefi akım pragmatizm olarak açıklanmaktadır. Türkçe’de faydacılık olarak da kullanılan pragmatizmin aslında çok derin ve uzun bir literatür bilgisine dayanan fikri temelleri bulunmaktadır. Aynı zamanda bu felsefi akım, siyaet felsefesi açısından da günümüzdeki birçok kurumsal varlığın fikri temellerini oluşturmuş aynı zamanda vatandaşlık tanımlarında da kendisine sağlam bir yer edinmiştir.
Pragmatizm Nedir?
Kelime anlamı ve eylemlerin sonucunda sağladığı fayda kazanımına bağlı olarak pragmatizm için tam olarak bu açıklama kavramın kendisi için bir karşılık bulmayabilir. Bu durumda pragmatizm nedir sorusunun biraz daha sistematik bir şekilde açıklanması gerekebilir. 1800’lü yılların sonlarında ortaya çıksa da aslında kendisine sağlam bir konumu 1900’lü yıllarda edinmiştir. Amerikan toplumsal yaşam tarzını ve genel olarak beşeri ve sosyal anlamını kendisinde barındıran Pragmatizm ne demek denildiğinde tam olarak bu tarih aralığındaki pragmatizmden anlaşılan toplumsa fayda ve aynı zamanda bireysel faydadır. Buna göre her türlü nitelikten bağımsız bir şekilde insan eylemlerinin pratik sonuçlarının gözlemlenebilir olması ve bu sonuçların da kendi içinde fayda sağlamasıdır. Dolayısıyla felsefe, metafizik ya da benzeri gibi kendisinde fayda sağlayan herhangi bir soyutlama sistematiği ya da mantığı Pragmatistlerin olumladığı bir çıkarım değildir. Aksine yapılan her eylem ve girişilen her uğraş pratik bir sonuç meydana getirmeli ve bu sonuç da bir aşamada fayda getirmelidir.
Pragmatizm bu açıdan ahlak, gerçek ve doğru hakkında bakış açılarının farklılaştığına odaklanmaktadır. Buna göre ahlak, gerçek ya da doğru gibi konularda meydana gelen sonuçlar olumlu fayda sağlıyor ise ilgili eylem ahlaklı, doğru ve gerçek sayılabilir. Eğer eylemlerin sonuçları fayda sağlamıyor ya da zarar getiriyor ise ahlaklı davranış, gerçek ya da doğru çıkarımlar da sorgulanabilmektedir. Buradan hareketler Pragmatizm aynı zamanda evrensel bir ahlak yasasının olmadığını, her insan için geçerli olabilecek ve fayda sağlayacak bir ahlak kuralının ve fayda sonucunun olmayacağını iddia ederler.
Pragmatizm Temsilcileri
William James, C.S. Pierce, George Mead, John Dewey, W.V. Quine, C.I. Lewis, J.S. Mills başlıca Pragmatizm temsilcileri arasında yer almaktadır. Her bir pragmatist düşünür, kendi bilimsel uzmanlıklarında pragmatizmin çeşitli katmanlarını ve bilimsel yönelimlerini inceleyerek, utiliteryanizme varan oldukça farklı felsefi çıkarımlarda bulunmuştur. Bu durumda Pragmatizm nedir felsefe alanında en çok tartışılan konular arasında olduğunu söylemek mümkündür.
Pragmatizm genel olarak insan faydacılığı olarak ele alınsa da aslında eleştirel felsefe açısından da oldukça radikal tepkiler almıştır. Bu tepkiler oldukça haklı noktaların gün yüzüne çıkmasına imkan tanımış olsa da günümüzde hala pragmatist bakış açılarının ve düşünsel temelinin yaratmış olduğu birçok konu ile yüzleşmek durumundayız. Özellikle evrensel ahlak yasası hakkında genelleştirilemeyen kuralların yokluğu, pragmatizm tarafından savunulan bir sav olsa da Kant ya da Hegel gibi önemli düşünürlerin izlediği düşünsel hat üzerinde pragmatizmin bu yönelimi yer almaz. Bununla beraber faydacılık, insan merkezli yani antrposentrik bir çıkış noktası ile hareket ettiğinden dolayı günümüzde son derece önemli olan hayvan hakları, çevre hakları, sürdürülebilirlik, geri dönüşüm, iklim krizleri gibi insan yaşamının çok daha ötesindeki konular ile ilgili oldukça indirgemeci bir yaklaşımın ön planda olduğunu söylemek mümkündür. Bu durumda Pragmatizm insan eylemlerinin ve genel olarak eylemlerin sonuçlarının toplam fayda sağlayıp sağlamadığı açısından faydacı bir yaklaşımın açıklamasıdır. Dolayısı ile genel olarak sonucunda fayda sunan her türlü eylem, düşünce ya da işleyiş, pragmatizm tarafından olumlanmaktadır.